İçeriğe geç

Etiket: ölüye ağlamak

Yaşlanmaya Başladığım An

Yaslanmaya Basladigim AnÖlümle tanıştığımızda, ben henüz bu dünya üzerindeki yedinci yılımı tamamlamamıştım. O gün neredeyse tanıdığım herkes ağlıyordu. Ben ağlamadım. Oysa okul bahçesinde koşmamam tembihlenmesine rağmen, söz dinlemeyip, düşüp de annemin yeni aldığı beyaz külotlu çorabımı parçaladığım yetmiyormuş gibi, dizimi kanattığım gün nasıl ağladığımı daha dünmüş gibi hatırlıyorum. Ama o gün ağlamadım. Herhalde dizimi kanattığım günkü kadar canım yanmamıştı. O günden sonraki günlerde de ağlamadım. Ta ki bir gün ağlamayışımın toplum içinde –ki toplum o yıllarda ailem ve aile dostlarımızdan oluşuyordu- hoş karşılanmadığını anlayana kadar.

Ölülerin ardından ağlamak gerekirmiş, bu vesileyle öğrendim. Kaybettiğimin ne olduğunu henüz bilmediğim ve çok erken yaşlarda kaybettiğim için ilerleyen yıllarda da hiç öğrenemediğim şeyler için ağlamam uygun görüldüğünden, neye ağladığımı bilmeden ağlamaya başladım. Çocukken ağlamak daha kolaydı.

4 Yorum